8 Ekim 2016 Cumartesi

İNOVASYON, AR-GE VE İNOVASYON

Ar-Ge ve İnovasyon ile İnovasyon birbirini tamamlayıcı ama farklı kurumlardır.

İnovasyon,  Ar-Ge ve İnovasyon'den farklı olarak  ihtiyaç kaynaklı ve sorunları çözümlemeye yönelik; yarı bilgi, yarı yaratıcılık ve hayal gücü temelli bir etkinliktir.

Verimlilik için bir başkası tarafından geliştirilmiş yeni bir teknolojik ürünü ya da  tekniği kullanmak inovasyon yapmak değildir. O ürünü kullanmaktır.

Tüketim toplumunda ise aslında ihtiyaç olmayan bir çok şey, inovasyon adı altında pazarlanıyor.
Arada bir kaç tane de gerçekten işi kolaylaştıran gelişmeler de oluyor.

Günlük yaşamda, işte ya da evde karşılaştığımız sorunlar için geliştirdiklerimizin hepsi, birer inovasyon konusu olabilir.

Kurumsal olarak teşvik edilen İnovasyon, kurum için kârlı bir yatırımdır.

Bu bir tasarruf yöntemi olabilir.
(Örneğin, DHL kargo firmasının çalışanlarından birisinin, çöpe atılan kargo altı palet tahtaların değerlendirilmesine yönelik bir fikri, firmaya milyonlarca dolarlık kazanç kazandırmıştır.)

Farklı bir kullanım ya da dizayn şekli de olabilir.
(Yolcu otobüslerinde, koltuk arkalarına ekran, Philips Led lambaları ile (underground) Zeminaltı çiftçilik )

Veya aynı amaca hitap eden tamamen farklı bir ürün olabilir.
(Yeni telsiz, motorlu ve frende/ yokuşta aküyü şarj eden bisiklet tekerlekleri gibi...)

Bir çok büyük firma da, çalışanlarından ve müşterilerinden gelen önerileri, ne kadar uçuk olursa olsun ciddi bir değerlendirmeden geçirmektedir. Uygulanabilir olanları, Ar-Ge ve İnovasyon  adaptasyon çalışmaları ile geliştirirler.

Herkes inovatif olabilir mi? Evet, herkes inovatif olabilir. İnovasyon, sorun çözmektir. Yaşamın kendisi zaten bir inovasyon sürecidir.

A) Kurumsal İnovasyon gelişimi için nasıl uygulama yapılmalı?
İnovasyonun iki temel ayağı var. Yeni fikirlerin bolca üretilmesini ve sürekliliğini sağlamak.

İstatistiksel olarak ortalama olarak 200 fikirden 1 tanesi hemen uygulanabilir düzeydedir. 2-3 tanesi geliştirilmeyle uygulanabilir. 2-3 tanesi de ileri tarihlerde uygulanabilir düzeydedir.
Yani inovatif fikirlerin %5'i ekonomik kazanca dönüşebilmektedir.

Kurumsal bazda inovasyon:
Başlangıçta gelen fikirlerin uygulanabilirliği yüksektir. Çünkü birikmiş ve çözüm bekleyen sorunlar, ihtiyaçlar ve fırsatlar üzerinedirler. Günlük uygulamada karşılaşılan bir durumun fark edilmesi ile oluşmuşlardır.
Ancak ürün gelişimi ile bunlar azalır. Ardından yeni teknolojik uygulamalar sonucu yeni fırsatlar çıkar. Bu fırsatlar kavranana kadar, inovasyon konusu olmazlar.

Kurumların 2 tane inovasyon kaynağı vardır.
Dış kaynaklı inovasyonlar: BP ve Shell, Bosch, vb. gibi dev şirketlerin çok kullandığı bir yöntemdir. İnternet üzerinden tüketici görüşlerinden ve yapılan önerilerden faydalanırlar. Siemens bunu en verimli kullanan kurumlardan biridir.

Gelen öneriler, ilgili birimlerde çalışanlardan ve satış pazarlama birimiyle değerlendirilir. Üretilir olup olmadığına, üretilmesi durumunda tüketici tarafından benimsenip benimsenmeyeceğine bakılır.

Üretim süreci için tahmini bütçeye dayalı analizler yapılır. Ar-Ge ve İnovasyon birimlerinde  kademeli olarak ürün gelişimi gerçekleştirilir.
(Bu tür ürün geliştirme  prosedürü için 4 temel uygulama olsa da, kurumların hedef ve imkanlarına farklılaşıyor.)

İç kaynaklı inovasyonlar: Günlük çalışma yaşamında kurumun işleyişini ve fırsatları en iyi gözlemleyenler, o kurumun çalışanlarıdır.

Karşılaştıkları sorunlar için geliştirdikleri çözümler veya kolaylaştırıcı pratikler, hep bu çalışanlar tarafından geliştirilir. Çünkü işin doğasını, sorunlarını ve çözümleri en iyi bilenler onlardır. Sorunu aşmak (ihtiyacı karşılamak) için, defalarca farklı yol denemişlerdir.

İç kaynaklı inovasyonlar da, önemli olan, bu "fikir önerisi" sürekliliğini sağlamaktır. Çünkü yanlış uygulamalarla kişiler fikirlerini paylaşmaktan alıkoyulabilir.
  1) Kişi fikrini açıklarken, alay konusu olmaktan çekinebilir.
  2) Başka birsinin fikrini görünce/duyunca kendi fikrini değersiz bulabilir.
  3) Bir fikrin açıklanması sonrasında düşüncelerini o fikre göre ayarlayabilir.
  4) Fikrinin adil bir şekilde değerlendirilmeyeceğinden şüphe duyabilir. 
  5) Fikrini paylaşmasında hiç bir fayda görmüyor olabilir.

İnovasyon ve (kişilere) ödülleri:
Kurum içi veya kurum dışı olsun, inovatif fikirlerin ödüllendirilmesine yönelik yerleşmiş bir politika olmazsa, fikirlerin sürekliliği ve kalitesi hızlı bir şekilde azalıyor. Bu politikadaki
(duruma göre) değişikliklerde aynı olumsuz etkiyi yapıyor.

Diğer yandan ödüllerin reklamı yapılmamalı. Ön planda, inovasyon kalmalı.
Ödüllendirme sistemi, fikrin ekonomik değerine göre; maddi ve manevi ödüller şeklinde düzenlenmeli.
Maddi ödüllerin çok yüksek olması, inovatif fikir akışının kalitesini ve tatminini düşürür kişi bazında düşürür.

   1) Dış kaynaklı önerilerde, tek seferlik bir maddi ve manevi ödül karması iyidir.
(Örneğin, uygulama sonucu eğer kurum bu işten 1 milyon lira kazanç/tasarruf sağlıyorsa, 10 bin lira maddi ödül ve kişiye teşekkür plaketi ile verilen bir haber gibi…%1-2.5 civarı)

   2) İç kaynaklı önerilerde, kurum içi bilgilendirme ve onure etme gibi bir manevi ödül yanında
(mesela inovasyoncular yaş kütüğüne plaket çakma, özel haber, diğer personel önünde tebrik etme, vs.), katkının ekonomik değerine göre oransal bir ekonomik katkı olabilir. (1 milyon liralık kazancın/tasarrufun karşılığı tek seferde 10 bin lira, veya 5 yıla dağıtılmış 25 bin lira gibi…)
   3)  Bir fikrin ödülünün ne ve ne kadar olacağına, fikrin uygulamaya konulması, ürünün üretilmesi sonucunda sağlanan kazançlara göre karar verilir.
Yani her iyi fikre ödül verilmez. Uygulanan ve ekonomik bir getiri sağlayanlar, dönem sonunda sağladıkları getiri oranında ödüle layık görülürler.

  4) İnovatif fikirlerin toplanmasında, ödülün önceden de belirlendiği koşullar vardır. Burada çözüme ihtiyaç duyulan sorunun ne olduğu ve ne tür bir çözüme geliştirmeye gerek olduğu belirtilir.
Bu yönde beyan edilen ve başarı ile uygulanan fikirlere, önceden belirtilmiş ödüller verilir.

  5) Kişiler bir konuda ekonomik getiri sağlayacağını belirterek, kendisi de özel bir ödül talebinde bulunabilir. Bu bir pazarlık konusu olabilir. Burada önemli olan, bu kapının kapalı tutulmamasıdır.
(Fikrini rakip kurumlara götürmesini önlemek için)


Fikirlerin değer görmesi ve ödüllendirilmesi, bu konuda ilgisiz olan personelin bile ilgilenmesine yol açacaktır.

Bu durumda kalan konu, fikirlerin nasıl toplanacağı ve değerlendirileceği oluyor.

B) İnovasyon için fikirlerin toplanması:
Kurum dışı fikirler: Bu konuda en iyi kaynak müşteri öneri ve şikayetleridir. Bu aynı zamanda halkla ilişkilerin de bir parçası olduğu için, göz ardı edilmemesi gereken faydalı bir araçtır.


Önerilen yöntemler ve uygulamalar:
  1) Kurum dışı inovatif fikirlerin toplanması: Kurumun web sayfasındaki formalardan gelen şikayetler ve talepler değerlendirilir. Ar-Ge ve İnovasyon  biriminden konu ile ilgili görüş alınır.
    a) Eğer konu bir şikayet konusu ise mağduriyet giderilir ve ilgili kişiye bilgi verilir. Eğer sorunu çözmek mümkün olmuyorsa, ilgili kişiyle temasa geçilir. Sorunun neden çözülemediği konusunda bilgilendirilir.
(Halkla İlişkiler kısmı)

Bu konudaki çözüm önerisi var ise değerlendirileceği bildirilerek, çözüm veya alternatif önerisi talep edilir.  Eğer kişiden bir öneri alınırsa, bu öneri değerlendirilir.
(İnovasyon kısmı)
Uygulanabilir önerilerde, şikayet sahibine küçük bir maddi ödül sağlanır.

   b) Eğer sorun kurum bazında çözülemiyorsa, kurumsal öneri kısımlarında "çözüm geliştirilen konular" arasında kamuoyuna sunulur. İnternet üzerinden gelen çözüm önerileri aynı şekilde değerlendirilir.
(Halkla İlişkiler+İnovasyon)

   c) Yapılan öneri mevcut koşullarda kullanılamıyor olabilir. Bu nedenle şartların değişmesi durumunda tekrar gözden geçirilip, kullanılması için konu ve içeriğine göre kodlanıp, kayıt altına alındıktan sonra arşivlenir.
(İleriki tarihlerde uygulamaya koymadan önce, telif ve patent hakları konusunda sorun çıkmaması için, bu kişi veya yakınları ile temasa geçmek ve hatta ödüllendirmek, pozitif politikadır.)

Not: Öneriyi yapan kişi, önerisine güvenmediği ya da çok çılgınca bulduğu için isminin gözükmesini istemiyor olabilir. Tüm bilgilerin alınması durumunda bile bu imkan form yanında bir seçenek olarak kalmalı.

 2) Kurum içi inovatif fikirlerin toplanması: DHL, bazı Alman ve Japon çelik firmaları, kurum içi şikayet kutuları yanında bir tane de "fikir, öneri kutusu" bulundurmaya halen devam ediyorlar. (Çünkü herkes internet kullanımını tercih etmiyor. Ayrıca bu kutuları her gördüklerinde, "fikir önerme" konusu akıllarına geliyor.)

   a) Kurum içinde herkesin görebileceği yerlere, bu kutulardan konulur. Belli periyotlarla açılır ve öneriler değerlendirilir.
   b) Kurum web sayfasından, bu tür öneriler alınır.
   c) Kurum  web sayfasından, "çözüm geliştirilen konular" başlığındaki önerilerden faydalanılır.
   d) Kurum personelinin kamuoyu eğilimi hakkında bilgi toplamada güvenilir bir kaynak olduğu unutulmamalı.

Fikirlerin Değerlendirilmesi
(Belediye ye göre adapte edilmiş)
 1) Eğer "Çözüm geliştirilen konular" grubundan bir öneri ise, konu daha önce tasnif edilmiş olduğu için iletilmesi kolay olur.
(Halkla İlişkiler bölümünde tanımladığım)

 2) Eğer
(daha önce gündeme gelmemiş) yeni bir fikir ise, bazı seçeneklerle fikir sahibinin ön gruplama yapması daha sağlıklıdır.

 3) Alınan fikirler-öneriler, ilgili birimlere
sorunun çözümünde esas sorunlu birime ve dolaylı sorumlu birimlere)  fikir-öneri sahibinin kimlik bilgileri olmadan Ar-Ge ve İnovasyon tarafından yollanır.
Esas sorumlu birim, bu öneriyi uygun gördüğü başka birimlerle de paylaşabilir.
Uygulama değeri olduğu düşünülen fikirler, Ar-Ge ve İnovasyon birimine listeye alması için bildirilir.
(Hangi birimlerinde olması gerektiğini belirterek) 

  4) Listeye alınan her fikir için ayrı bir toplantı düzenlenir. Eğer aynı birimleri ilgilendiren bir kaç konu var ise, hepsi aynı tarih için ayarlanabilir.
 
   a) 1 veya 3 ay'lık dönemlerde, Ar-Ge ve İnovasyon birimi başkanlığında, ilgili birimlerle fikirleri değerlendirmek bir komite toplanır.
Komite içinde ilgili birim yöneticisi, işi yapacak olan birim lideri, konuyla ilgili çalışan uzmanlaşmış kişilerden
(işçi-ustabaşı) bir veya iki kişi bulunur.
Eğer konu birkaç birimi daha etkiliyorsa, buralardan da komiteye görüş bildirecek kişiler sağlanır.

   b) Önce sunulan fikir, fikir sahibinin kimlik bilgisi verilmeden ortamda paylaşılır. Kişilere öneriyi düşünüp değerlendirmeleri için 5-10 dakikalık zaman veya ara verilir.

Katılımcılar önerilen fikir ile ilgili görüşlerini sıra ile belirtirler. Kendi açılarından fikrin olumlu ve olumsuz yanlarını nedenleriyle belirtirler. Bu beyanlar, Ar-Ge ve İnovasyon birimi tarafından kayıt altına alınır.

Toplantı sonucunda, uygulanamayacak olduğuna karar verilen fikir dosyalanır, arşive sınıflandırılarak kaldırılır.

Daha sonra Ar-Ge ve İnovasyon birimi tarafından, resmi ve teşekkür eden bir dille, önerinin hangi gerekçelerle değerlendirilmeye alınmadığı bilgisi ile öneri sahibi bilgilendirilir.

Bu uygulamada birkaç amaç vardır
      I) Önerinin mümkün olan en objektif şekilde değerlendirilmesi.
     II) Bir birimin işine yaramayan fikrin, başka bir birimin işine yarama ihtimalinin de değerlendirilmesi
    III) Gözlemlere göre, daha önceki önerileri ret edilenlerin tekrar öneride bulunma oranı bu şekilde çok daha yüksek oluyor. Önerilerinin adil bir kurul tarafından ciddi olarak değerlendirildiğini düşünen insanlar bu işe daha ciddi yaklaşıyor.
Ayrıca neden uygulanamadığı bilgisinden faydalanarak, önerilerini geliştirme, eksik ve hatalarını giderme imkanları artıyor.
   IV) Fikir sahibinin kimliği, her türlü önyargıyı engellemek için gizlenir.
    e) Arşivlenen fikir, başka bir süreçte kullanılabilinir.

Zaman alıcı bir uygulama olarak gözükebilir. Ancak inovasyon konusundan fayda sağlanması isteniyorsa, bu süreçler uygulanmalı.

Çünkü sonuçta, işe yarar tek bir fikrin bile kuruma sağlayacağı para ve zaman kazancı buna değecektir.

Eğer öneri kabul edilirse:
  1) Ar-Ge ve İnovasyon birimi öneri sahibi ile temasa geçer. Önerisinin uygulamaya konulacağı ve bu çalışmaya dahil olup olmayacağı, olacaksa ne şekilde olmak istediği sorulur.
(Danışman, araştırmacı, bilfiil katılım, vs) Ödül politikası hakkında bilgi verilir.

  2) Öneri Ar-Ge ve İnovasyon, birimi tarafından projelendirilir.
    a) Hangi aşamalarda ve sırayla gerçekleştirileceği saptanır. Yol haritası hazırlanır.
    b) İhtiyaçlar, malzemeler ve iş gücü de dahil olarak ele alınır.
    c) Direk ve dolaylı birimlerden sağlanacak kaynaklar ve imkanlar değerlendirilir.
(Hangi birim proje de ne rol alacak? Görevleri ne olacak?)
    d) Ara süreçlerde ihtiyaç duyulacak yenilikler-yeni fikirler tahmin edilmeye çalışılır.
    e) Verilere göre (işgücü, malzeme, ekipman,süre) Proje tahmini maliyeti ve süresi belirlenir.
    f) Proje ara amaçlara bölünür. Ara hedeflerle de farklı katkı sağlanmaya çalışılır.
(Daha proje tamamlanmadan, o aşama da geliştirilen ürünlerin/hizmetlerin başka nasıl kullanılabilineceği konusunda)
   g) Bu projeyle sona erdirilecek uygulamalar ve bunların kayıp, kazançları da göz önüne alınır.
(Aynı işi gören eski ama hala verimli bir araç ya da yöntem var ise, bu masrafı yapıp bunu geliştirmeye değer mi?)

Proje hayata geçirilir.

Eğer Ar-Ge ve İnovasyon fizibilite sürecinden sonra projenin mevcut şartlarda gerçekleşme imkanı gözükmüyorsa, fikir sahibine ve ilgili birimlere nedenleri ile bilgi verilir. Proje daha sonra şartlar uygun olunca değerlendirilmek üzere, tüm bilgileri ile dosyalanıp, arşivlenir.

C) Belediye açısından inovasyon konusundaki avantajlar:
   1) Belediye kurumu en başta kâr amaçlı bir kurum değildir. Bu büyük bir avantajdır. Çünkü rekabet edeceği ve üstünlük sağlaması gereken ticari bir rakibi  yok.
   2) Çözmesi gereken sorunların alanı ve niteliği bellidir. Piyasaya rekabet avantajı ve kâr sağlamak için yeni bir ürün sunmaya değil, kamusal bir ihtiyacı gidermeye çalışıyordur.
   3)  Ciddi bir kaynak ve kamu desteğine sahiptir. Bir çok kurumla, şirketle işbirliği rahatça yapabilir.
   4)  Her inovasyon önerisini kendi bünyesinde çözmek zorunda değildir.

Herhangi bir inovatif ihtiyacı için, istediği koşulları için ihale usulü ile ürün araştırma-geliştirme sürecini firmaların üstüne bırakabilir.
 Bu şekilde sadece kendisi değil, talepleri ile bölgesindeki firmaları da inovatif çalışmalar yapmaya yönlendirmiş olabilir.

   5) Kendi bünyesinde gerçekleştirdiği patentli ürünlerden, kısmi veya tam uzun süreli gelir sağlayabilir.
(Bazı ürünlerde patent haklarını fikir sahibi ile paylaşabilir. Bu "hak" bir pazarlık konusu olabilir.)

D) Bölge firmalarını teşvik için, örnek İnovasyon talep önerileri:
  1) Otoyollardaki egzoz kaynaklı Azot oksit gazların bertarafı için, yol kenarlarında ve bina yüzlerinde kullanılmak üzere titanyum dioksitli boya talebi. Bu konuda belediye Ar-Ge ve İnovasyon birimi çalışma yapabileceği gibi, üniversite ve bir boya üretim fabrikası ile görüşüp onlarla da ortak proje geliştirebilir.
Hatta ihtiyaç duyduğu boyanın özelliklerini ve amacını belirtip, boya firmalarından bu yönde ürün geliştirmelerini ve teklif vermelerini isteyebilir.

  2) Yollardaki trafik yoğunluğunu azaltmak için, önce kendi bünyesinde kullanmak üzere özel elektrikli araç talebinde bulunabilir. Teknik çizimini ve özelliklerini belediye belirler, bu yöndeki talebini araç
(otomobil, motosiklet ve bisiklet) üreticilerinden talep edebilir.
 
  3) Dıştan yanmalı
(Stirling) motor üretimi ve yedek parça imalatı için bölgedeki uygun üreticilerden teklif isteyebilir.
d) Metan Üretim Birimleri (MÜB) ler için, teknik şartnamesini belirleyip teklif alabilir.
  4) Yakın çevredeki bisiklet, motosiklet üreticilerinden, kent içi ulaşımda kullanılmak üzere 2 veya 4 kişilik, kapalı, hafif ve elektrikli araçlar
(hatta pedalda eklenebilir) yapmaları ve fiyat teklifi vermeleri istenebilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder